Bist■.■■
Gr. Altın■.■■
Dolar■.■■
Euro■.■■

Depremden asla ders ala-mı-yo-ruz

  • 23.11.2021 09:49

Düzce geçtiğimiz günlerde Richter ölçeğine göre orta dereceli, sayın ahalimize göre oldukça büyük bir deprem yaşadı. Bu ilimiz için ilk deprem değildi, sonda olmayacak Çünkü yer küre sürekli olarak hareket halinde. Hal böyle olunca da yer altında biriken enerjinin boşalması gerekiyor. İşte Dünyanın en tehlikeli fay hattı üzerinde olan ilimizde bu sarsıntılar, depremler olmaya devam edecek. Dünyanın en tehlikeli hatlarından birisinin üzerinde Japonya bulunuyor. Yani Japonya?da bizle aynı kaderi yaşıyor ve onlardaki depremler bizdekilerden çok daha büyük. Ama ne bir yıkım oluyor, ne ölüm, ne de panik. Kısaca bizdeki duruma bakacak olursak; Neden deprem sırasında ve hemen sonrasında paniklediğimizi, yada yaşadıklarımızı kısaca özetleyelim. Dünyanın en ahlaklı milleti olduğumuz için aslında bütün yaşadıklarımız? Yapılan binalar mesela. O kadar çalma çırpma malzeme ile yapıldığını düşünüyoruz ki. Binaların yıkılacağını düşünüp, terk etme gereği duyuyoruz. Sonuç olarak ise deprem sırasında panik. Can havliyle ahalimizin kendini kurtarmak için binalardan dışarı çıkmaları? Düzce şehir merkezi o kadar sıkışık ki. Kendisini dışarı atanlarda mecburen saçakların altında kalmak zorunda kalıyor. Haliyle aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık oluyor. Depremden sadece 5 gün önce İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Düzce?de gündemi deprem olan gezi ve toplantılar düzenledi. O toplantılarda devletin yaptıklarını, uygulamalarını anlattı. Diniliyormuş gibi yapan sayın ahalimiz, meğer söylenenleri bir kulağından almış, diğerinden çıkarıp atmış. Süleyman Soylu?nun deprem esnasında arabalarınıza binmeyin, itfaiye, ambulans, kurtarma ekipleri hiçbir yere gidemiyor uyarısına rağmen, bizim canı çok tatlı, bencil insanımız atladı arabasına yakınlarına ulaşmaya çalıştı. Haliyle zaten küçücük olan yollarımız kilitlendi. Başta Valilik, Belediye önü, Rasim Betir, Çoban Kavşağı olmak üzere insanlar trafiğin içinde kaldı hiçbir yere gidemedi. Dolayısıyla kazaya gitmeye çalışan itfaiye ve ambulanslarda gidemedi. Bakan Soylu, deprem anında internet üzerinden aramalar yaparsanız ihtiyacı olan insanlara yardım kuruluşları daha çabuk yetişir dedi. Sarsıntıdan 3 saniye sonra değil, telefonlar, internete erişim bile sorun oldu. Oysa çok sayın ahalimiz eşiyle dostuyla normal zamanlarda whatsapp, messenger, telegram gibi yerlerden arama yapıp uzun uzun konuşurken deprem esnasında neden telefon hatlarını kullanılır anlaşılır gibi değil. Asıl deprem veya felaket esnasında o uygulamalardan aramak daha hayırlı olur. Çünkü internet hatları o aramaları kaldırır ama telefon hatları kaldırmıyor işte kardeşim. Zorlamanın, bencillik yapmanın manası ne? Arama telefon hatlarından git whatsapp?tan, messenger?den telegram?dan ara. Artık deprem bölgesiyiz bunu öğrenmek gerekir, deprem ile yaşamak gerekir. O anları anlatmak için çok güzel bir slogan vardı; ?DEPREM DEĞİL BİNALAR ÖLDÜRÜR? diye. Bizi deprem değil ama, panik halimiz öldürecek. Lütfen artık depremle yaşamayı, panik yapmadan, heyecana kapılmadan, deprem sırasında ve sonrasında yapılması gerekenleri beyninize, kazıya kazıya öğrenin. Korku değil bilmemek insana panik yaptırır. Deprem esnasında neler yapılmalı, depremden sonra neler yapılmalı, Bunları AFAD ekiplerinden öğrenebilirsiniz. Hazır afet eğitim yılı ilan edilmişken. Depremsiz, sarsıntısız ve sallantısız günleriniz olsun Kalın Sağlıcakla

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Düzce Damla Gazetesi (www.duzcedamla.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.