Düzce bir yeni yıla girerken yine vatandaşlar kiralık ev derdinde

Özellikle deprem sonrası

Depremler normal şartlarda birleştirir, tek fert yapar toplumları ama yıkıcı olmayınca

Millette fırsat bu fırsat derdine düştü,

Devlet bütün kayıplarınız giderilecek deyince

Vatandaş kırılan dökülen eşyalarının derdinde

Ev sahipleri de (Vicdanlı olanları tenzih ederim) sağlam evlerini fahiş fiyattan kakalama derdine düştü

Allah’tan eskilerden gelen birçok insan var da fırsatçılık başını alıp gitmedi ama gidiş pekte iyi bir gidiş değil.

Sorsan herkes şikayetçi,

Kimi hayat pahalılığından şikayet ediyor, kimi artan kiralardan, kimi alım gücünün azalmasından

Ama iş düzeltmeye gelince kafa Nato kafa

Ben el atmayayım başkaları düzeltsin

Ev kiraları artınca piyasada bundan aşağıya bulmak zor

Araba alsan bu fiyatın altında araba mı kaldı.

Ama iş şikayete gelince aşağıda ev kirası olmadığını söyleyen de, arabasına piyasa ortalamasına sattığını söyleyen de şikayetçi

Kardeşim sen el atmazsan, o el atmazsa kim düzeltecek?

Cumhurbaşkanı talimat mı verecek?

Bizim millet olarak derdimiz biz bir şey yapmayalım da birileri bizim yerimize karar verirse yaparız.

Birde Müslümanlık işin içine girince,

Gayri menkule yatırım helal ya,

Hacı amca yememiş içmemiş bir dünya gayrimenkul almış,

Alnı secdeden kalkmayan teyzem keza aynı

Sonra ev kiraları arttı, bundan aşağısına ev bulamazsın gel bu evi tut

Tutalım tutmasına da güzel kardeşim

Sen insanca fiyat vermezsen nasıl tutulacak o evler,

Olsun nasılsa Iraklısı var, Afganistanlısı var, Suriyelisi var.

Biz tutamazsak onlar tutar.

Onlarda tutuyor sonra çıkartmak istediğinde çıkmıyor, evin içinde zaten bir daire fiyatı masraf oluyor.

Amcam, teyzem zırıl zırıl ağlıyor

Evimi mahvettiler de, perişan ettiler de

Güzel kardeşim

KULA BELA GELMEZ HAK YAZMADIKÇA HAK BELA YAZMAZ KUL AZMADIKÇA,

Yani hak eden hak ettiğini bulur vesselam

İmamoğlu İle Erdoğan Aynı Cezayı Almadı Ki

Malum geçtiğimiz haftanın en yoğun gündem maddesi

Ekrem İmamoğlu, yargı mensuplarına hakaret ettiği için 2 yıl hapis ve siyasetten men cezası aldı.

Bu cezayı Recep Tayyip Erdoğan ile kıyaslayan arkadaşlar oldu.

Ne zaman hakaret etmekle yenilen ceza ile şiir okuduğu için ceza yemek aynı oldu

Güzel kardeşim

Ekrem İmamoğlu, yargı mensuplarına hakaret etti cezasını yedi

Recep Tayyip Erdoğan ise zaten maneviyatı için yerlere vurulan bir siyasetçiydi,

Üzerine de şiir okuyunca

Bunu hazmedemeyen içimizdeki Fransız, İngiliz ve Siyonistler akılları sıra onu durdurmak için hapse gönderdiler.

Şimdi ikisi bir öyle mi,

Nazım Hikmet, şiirleri ve düşüncesi için sürgünde, özgürlük istiyoruz diyenler, bakıyorsun

Recep Tayyip Erdoğan’ın cezasını onayıp birde İmamoğlu’nu Erdoğan ile aynı kefeye koyuyorlar

Kardeşim izan var izan

Allah sorar bir kere

Birisi makamın getirdiği şımarıklıkla hakaret ediyor hem de yargı mensuplarına,

Birisi ise düşüncesini savunduğu şairden

Neyse bu yazı uzar gider

Kalın sağlıcakla