Düzce halkı sağlık hizmeti almak için hastaneye akın etmeye  başladı. Sağlık Hizmetleri Danışmanlığı gerekiyor olabilir. Koruyucu Sağlık Hizmetleri önem kazandı. 

Aile Hekimlerine Son Çağrı !

Hastalarımızı yakından takip edelim. Bilinçli hareketi sağlamak için kronik hastalıkları olan hastaları  gerek uzaktan, gerekse ev ziyaretleri ile takipçisi olalım. 

Şuan için Düzce Atatürk Devlet Hastanesi  sağlık hizmeti vermenin yükünü ve sorumluluğunu taşıyor. 

Peki, NEREYE KADAR !

Geçen yıllarda Covid 19 vakaları ve  bu yıl da geçmek bilmeyen üst solunum yolu enfeksiyonları, yüksek ateş, grip ve öksürük ile salgın hastalıklarının aynısı gibi.

Çocuklar olumsuz etkileniyor. Acil Servis ve Poliklinikleri yerinde izledim. Bekleme salonları çok doluydu. 

ÖKSÜRÜK İLE SEYREDEN  ÜST SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI ÇOĞUNLUKTA.

Halkımız acile gitmeyi kolay yol zannediyor. Şifa arayan vatandaş ilk iş acile gitmeyi çözüm olarak görüyor. Kolay yoldan İlaç yazdırmak acil doktorunun görevi gibi algılanıyor. 

ACİL SERVİSLERİ MEŞGUL ETMEYELİM!

Kalabalık.

İtiş kakış.

Herkes kendince haklı.

Acilleri bilerek ya da bilmeyerek kendi amaçları doğrultusunda kullanıyor herkes.

Acil poliklinik olur mu?

Olmaz, Olamaz!

Olmamalı.

Ne var ki herkes elini kolunu sallaya sallaya acilde.

SAĞLIK HİZMETİ ALMAK İÇİN SIRASIYLA;

İlk önce Aile Hekimine muayene olunur. Sonrasında gerek görülürse uzman doktora ve tam teşekküllü hastaneye sevk edilir.

İlaç yazdırmak, tansiyon ve şeker ölçtürmek için lütfen aile hekimlerine gidiniz. 

Hasta randevusu almadan hastaneye gitmek size ayrıcalık sağlamaz. Uzman doktora gitmeden, muayene randevusu almadan hastanede taşkınlık çıkarmak size öncelik kazandırmaz.

Randevu alamayanlar da acilde. Lakin sor bir kendine, gerçekten ben acil miyim?

Yoğunluk genelde  mesai saatleri  sonrası oluyor.

Belli ki mesai bitmiş, eve gidilmiş. Çoluk çocuk hasta. Hadi hastaneye. Buna bir çözüm bulunmalı.

Mesai sonrası branş poliklinikleri veya Aile Hekimi çalışma saati  planlaması yapılabilir. Bu bir yol sadece. 

Aile Sağlığı Merkezleri ve Aile Hekimleri mesai saati dışında da çalışanlar için hizmet vermeli diye düşünüyorum.

İş yerinden izin alamayan veya işini bırakıp randevu alamayan insanlar mesai saatleri dışında aile hekimine muayene olabilmeli. 

Randevu alıp gitmeyip, kolay yoldan acil servise gitmek isteyenler çoğunlukta. Artık buna bir yaptırım cezası getirildi. 

PEKİ ÇÖZÜM OLABİLİR Mİ ? Bekleyip göreceğiz.

Hasta randevu sisteminden MHRS'den randevu alıp muayeneye gitmeyen nüfusun çoğu da genç sayılabilecek yaş grubundan oluşuyor.

2022 yılında Acil Servislere  başvurusu sayısı neredeyse nüfusun iki katı oldu. Sanki sağlık afeti  hali var gibi olmuş.

Acil Servisler tam teşekküllü bir hastane gibi çalışıyor. 

DÜZCE'DE HERKES ÇOK KOLAY  ACİL SAĞLIK HİZMETİ ALIYOR.

Memleketin hasta yükü acil servislerin  omuzunda.

Bu kadar yoğun başvuru gerçekten sağlık sorunlarının ciddiyetinin göstergesi mi veya salgın hastalığın habercisi mi yoksa vatandaşımız bilinçsiz mi ?

Alışkanlık yapmış ACİL kolik uyanık kişiler mi sorun yoksa.

Bu durumla başa çıkabilir mi?

EVET ! ÇIKILABİLİR.

 Hasta eğitimi ve sağlık hizmetleri danışmanlığı ile bu sorun çözülebilir. 

Acil servis personelimiz canını dişine takmış. Gece gündüz çalışıyorlar. Bu durum daha fazla sabırla, hizmet kalitesiyle  sürdürülemez. Hekimler, acil servis personelleri büyük bir  stres ve hasta yakınlarının şiddeti ve baskısı altında çalışmak zorunda kalıyorlar. 

ACİL SERVİSLER YOĞUN BAKIM ALANI GİBİ KULLANILMALI.

Hasta yakınları acil servisin dışında tutulmalıdır. Acil servis ekipleri iş yükünden boğuluyor.

Acile başvuranlar da kalabalıktan şikayetçi. Tam bir karmaşa ortamı.

Kavga, gürültü sağlıkta şiddeti doğuruyor. Acil olmayan hastaların yoğunluğu, gerçek acil hastaların acil sağlık hizmetine ulaşmasını zorlaştırıyor. Arada kalan sağlık personeli psikolojik veya fiziksel şiddete, baskı ve korkuya maruz kalıyor.

Hangisine dikkat etmeliyiz. Hak gaspı olmadan. 

Gel gör ki;

Hasta yoğunluğu hekimlerin gerçek acil hastalara müdahalesini geciktiriyor mu sanıyorsunuz?

HAYIR! DOKTORU YORAN HASTA YAKINLARIDIR.

Herkes kendince haklı.

En önce ben geldim,

Önce ben!

Ama acil öyle değil ki!

Acil Servisin öncelikleri belli. Acil protokolü uygulanmasını zorlaştırıyoruz. 

Acile başvuran herkese bakılır. Sen hastasın, sen değilsin demek mümkün değildir. Bu kadar yoğun başvuruda hatalar ister istemez kaçınılmaz!

Halkımız sağlık hizmeti alırken  erdemli ve anlayışlı davranmalı.

Sorumsuz davranışlar ne hastaların  hastalığına bir  çözüm, ne de hekimlerin işini rahat yapmasına imkan verebilir.

Acil doktorunun sorunlarına ACİL VE ADİL  bir çözüm düşünülmeli.

Değerli Düzce'lim !

Acil servise giderken veya 112 acil çağrı merkezini ararken;

Düşün acil hastaları,

Trafikte yaralananı,

Silahla vurulanı,

Kalp krizi geçireni,

Midesi kanayanı,

Nefesi daralanı,

Acil doğum yapan anneleri...

ACİL HASTA OLMAK YAŞAM SAVAŞI VERENDİR. ACİL SERVİS CAN DEMEKTİR. CANA KAST ETMEYELİM. 

ACİL SERVİSİ MEŞGUL ETMEK BİR BAŞKA İNSANIN HAYATINI KAYBETMESİNE SEBEP OLABİLİR.

Kendini biraz iyi hissediyorsan, ayakta durabiliyorsan ilgili Poliklinik  hekiminden randevu alabilirsin.

İlk önce Aile Hekimine sonrasında Poliklinik Uzman Hekime başvurun. 

Doğrusu budur. Lütfen Acil servisleri ve 112 Acil çağrı merkezini meşgul etmeyelim. 

Saygılarımla sağlıkla kalın.