Puanlar alıyoruz, liderliğimizi koruyoruz. Rakiplerimiz liderle oynadıkları için direnç gösteriyorlar.

 Düzcespor, tüm maçlara cezalı, sakat olmadığı zaman aynı kadro ile çıktı. Sonucunda yorgunluklar baş gösterdi. Gol atıp öne geçtiğimizde, ikinci gol için reaksiyon gösteremiyoruz. Skoru koruma içgüdüsü ile geriye çekiliyor, ikinci bölgeyi rakibe teslim ediyoruz. Lig başındaki oynadığımız sistemi uygulayamıyoruz. Kenar yönetimi ne yaparsa yapsın, bunun önüne geçilemiyor.

Devrenin bitmesine bir maç kaldı. Futbolcular tatil moduna girdi. İnşallah kazaya uğramadan devreyi kapatırız.

Maçta mücadele vardı. Skoru korumak için mücadele ettik. Zaten; Türk futbol kültürü de kazanma üzerine kurulu. Oyun anlamında ters gitme olasılığını baştan görmek gerekir. Teknik ekip görmüş ve farkında. Engellemeye çalışsa bile, bu saatten sonra olmaz. Ne yapmalı? Neşter vurmalı. İkinci yarıya takviyelerle başlamak teknik ekibin işini kolaylaştırır.

 Hakem konusuna gelirsek. Bu yıl maçlarımız iyi yönetildi. Hakem arkadaş ilk maçımızı da yönetmişti. Lakin 80. Dakikadan sonra kendisi dağıldı. Verdiği karar tercihlerinde hatalıydı. Oyunun ritmini bozdu. Her ne olursa olsun tahriklere kapılmamak gerekiyor. İnşallah bir daha olmaz.

Tünelin sonundaki ışığı görebilmemiz için, yönetim, teknik ekip ve futbolcular dört elli işe sarılmalı. Değerli olan şey, ŞAMPİYONLUK kolay elde edilemiyor. İnanmaya ve çalışmaya devam.