TFF 2.Lig kırmızı grupta Karadeniz derbisinde GMG Kastamonuspor ile Düzcespor karşı karşıya geldi. Bu maçtan önceki tahminler, rakibimizin ağır favori olduğu yönündeydi. Kendi sahasında bu sezon gol yemeden 4 te 4 yapmış bir Kastamonuspor vardı. Ancak tarihsel istatistikler, rakibin bize karşı şansının tutmadığını ve bu maçtan önce tarihimizde yaptığımız 9 maçın sadece 1 inde mağlup olduğumuzu belgeliyordu. Nitekim Düzcespor bu sezon güçlü rakibine evinde ilk puanlarını kaybettiren, ilk golü atan takım oluyor ve bir puanla maçtan ayrılarak adeta derin bir nefes alıyordu. İki takım 24 yıl sonra buluşurken Kastamonuspor’un bize karşı galibiyet özlemi 31 yıl olarak kayıtlara geçiyordu.

Maç öncesinde Düzcespor’un sakat ve cezalı oyuncuları can sıkarken, rakibin önemli oyuncularından sol stoper Yalçın Kılınç kart cezalısı olması nedeniyle bu maçta yer alamayacaktı. İlk 11 leri gördüğümde her iki hocanın da bence doğru tercihlerle sahaya çıktığını düşündüm.Rakibin hocası Levent Eriş, stoper bölgesinde eksiği olmasına karşın 3 lü savunma prensibinden vazgeçmemiş ve Oğuz Yılmaz-Emrecan Coşkun-Ramazan Keskin üçlüsü ile defans hattını oluşturmuş, Okan Eken’in yanında 2. santrfor olarak Yusuf Türk’ü sahaya sürmüştü. Düzcespor’da  ise Mustafa Çapanoğlu, orta sahada sakatlığı geçen Serdarcan Eralp ve uzun zamandır ortada olmayan Burak Başkaya’ya şans tanırken, kanat oyuncularının formsuzluğu Mustafa hocayı yeni arayışlara itmiş ve sağ kanatta genç Alişan Durmuş’u, sol kanatta ise bekten devşirme Hamit Kulya’yı devreye almıştı. Her iki santrforumuzun sakatlığı nedeni ile en uca kanat oyuncusu Ahmet Sun yerleştirilmişti. Forvet arkasında ise Oğuzhan Aydoğan vardı. Ömer Esenkaya’nın sakatlığı tamamen geçmediğinden Şahin Şafakoğlu’nun defans tandemindeki partneri Uğur Arslan Kuru oldu. Kastamonuspor 26 yaş ortalamasında ve 1.375.000 euro değerinde, Düzcespor ise 27.5 yaş ortalamasında ve 760.000 euro değerinde bir kadro ile santradaydı. Levent hoca her zamanki gibi 3-1-4-2 sistemi ile oyuna başlarken Mustafa hoca 4-2-3-1 den vazgeçmiyordu.

21. YÜZYILDAKİ İLK MAÇIMIZDI

1999 yılından beri karşılaşmadığımız Kastamonuspor ile bu yüzyılın ilk resmi maçına çıkıyorduk. Maçın ilk yarısında Kastamonuspor pas organizasyonu açısından bizden daha iyi görünürken, tempolarının düşük oluşu dikkat çekiyordu. Düzcespor ise son maçlarına göre daha mücadeleci ve daha istekliydi. Kastamonuspor açısından Okan Eken’in iki tehlikeli şutu ve Yusuf Türk’ün direkten gelen vuruşu ilk yarının en önemli pozisyonlarıydı. Sağbekimiz Yasin Palaz’ın 15.dk.da ceza alanı içinde eline çarpan top penaltı itirazlarına yol açarken hakem devam diyordu. Düzcespor’un rakip kaleyi hiç tehdit edemediği ilk devrede bizi heyecanlandıran tek atak 35.dk.da Ahmet Sun’un soldan ceza alanına girdiği ancak cılız bir vuruşla topu kaleciye teslim ettiği pozisyondu.

Maçın ikinci yarısının ilk 10 dk.sında Düzcespor rakip kaleyi yoklamaya ve pozisyonlar bulmaya başladı. Özellikle Hamit-Oğuzhan verkaçında Hamit’in kaleci ile karşı karşıya iken topu üstten auta atması, ardından kontratakta Ahmet Sun’un topu güzel götürüp kaleci ile karşı karşıya iken son vuruş için ağır kalıp rakip stoper Oğuz Yılmaz’ın müdahele yapmasına imkan tanıması bizi golden ediyordu. Levent Eriş oyuna ilk müdahelesini 56. dk. da yaparken bence çok doğru bir hamle ile sarı kartı olan stoperleri Emrecan Coşkun ve sol bekleri Mustafa Berkan Aydeniz’i dışarı alırken, kanat forvet Zahit Fındık ve solbek Umut Erdem’i oyuna atıyordu. Bu sadece oyuncu değişikliği değil aynı zamanda format değişikliği idi. Levent hoca 3-1-4-2 den 4-4-2 ye dönmüş, orta sahada hücum ağırlıklı oyuncu sayısını arttırarak baskı kurmayı amaçlamıştı. Nitekim 60. dk. da oyuna yeni  giren kanat oyuncusu Zahit Fındık’ın asisti ve orta saha Yiğit Ali Bayrak’ın son vuruşu Kastamonuspor’u 1-0 öne geçirirken, Düzcespor her maç gol yeme alışkanlığına devam ediyordu. Hakemin golden önce rakibe yaptığımız faulde, avantaja bırakıp oyunu kesmemesi doğru karardı.

LEVENT ERİŞ’İN 2. HAMLESİ BENCE PUAN KAYBETTİRDİ

Golden sonra Düzcespor, daha önceki maçlarda olduğu gibi oyundan düşmedi, devam etti ve pozisyonlar buldu. Şahin Şafakoğlu’nun uzun pasında topu önünde bulan Ahmet Sun göğsü ile alıp, kaleci ile karşı karşıya olduğu pozisyonda topu  dağlara taşlara vurunca yine üzüldük. Üstüste iki atak yiyince panik yapan rakip hoca Levent Eriş, 66.dk. da yaptığı değişikliklerle adeta takımının puan kaybına davetiye çıkardı. Bu dk. da takımın asist kralı İlyas Kubilay Yavuz ve başarılı golcüsü Okan Eken’i kenara çağıran Levent Hoca, yerlerine solbek Şaban Özel ve önlibero İsmail Güven’i alarak tekrar 3-1-4-2 ye dönüyor, santrfor mevkinde Yusuf Türk’ün partneri  Zahit Fındık olurken,üçlü defansta sol bek Şaban özel’i sol stoper olarak oynatıyor ve skoru koruma derdine düşüyordu. Santrfor Okan Eken bile tabelada ismini görünce vücut diliyle ‘ ben nasıl çıkarım ‘dercesine hocasına bakıyordu. Düzcespor’u iyi analiz etmiş olan bir hoca, maç 1-0 iken ve kopmamışken bu değişiklikleri asla yapmazdı. Nitekim 75.dk. da sağ kanatta güzel paslaşmaların ardından Ahmet Sun’un asistinde Oğuzhan Aydoğan sağ ayak içi plasesi ile isabetli bir vuruşla topu rakip ağlara bıraktı. Mustafa Çapanoğlu’nun ilk hamlesi 79.dk. da gelirken, yorulan Oğuzhan Aydoğan yerini ilk kez forma şansı bulan İlter Ayyıldız’a bırakıyordu. Niye bu kadar bekledi demeyin, hoca çaresizdi, kenarda oyunu değiştirecek oyuncu yoktu.83 de Alilşan Durmuş yerine Atakan Üner oyuna dahil olurken, 89 da Burak Başkaya-Hasan Küçcük değişikliği yapılıyordu. Hocanın bu hamlelerinde eleştirilecek bir şey yok…  Beraberlik golünden sonra Kastamonuspor özellikle Yiğit Ali Bayrak ve Yusuf Türk’ün uzaktan şutları ile etkili olmaya çalışsa da kalecimiz Taha Ayan maç boyunca yaptığı 4 kurtarışla alınan 1 puan için büyük katkı veriyordu.

ALTIN DEĞERİNDE PUAN

Son maçlardaki etkisiz ve temposuz oyunu ile bizi endişelendiren Düzcespor, deplasmanda grubun güçlü takımlarından Kastamonuspor önünde daha iyi görüntü vermesine karşın, oyunsal form açısından geliştirmemiz gereken çok şey olduğu ortada…Bireysel hataların biraz daha azaldığı gözlenirken, yediğimiz goldeki basit hata gözden kaçmadı. Taç atışından gelen topu uzaklaştırmak isterken rakibe teslim edip golü yedik. Orta sahada daha tempolu ve top rakipte iken daha baskılı oynayabilecek oyuncu ihtiyacı var. Burak Başkaya ve Oğuzhan Aydoğan 10 numara özellikleri taşıyan ve top ayağındayken oynamayı seven oyuncular. Bu oyuncuların rakip alan baskısı yapmaları çok zor ve tempoları düşük. Sevindirici olan Oğuzhan Aydoğan’ın gol noktalarına daha çok girip gol atmaya başlaması…Oğuzhan’ın bu maçta attığı gol, Hamit Kulya ve Ahmet Sun’a’ bir şeyler anlatmalı, gol noktalarında topa abanmanın değil, isabetli vurmanın daha önemli olduğunu kanıtlıyordu Oğuzhan yaptığı gol vuruşuyla… Bu kadroya dahil olacak Sedat Cengiz’inde rakıp karşılamada sıkıntıları var. Düzcespor’un büyük dezavantajlarından biri de kanat forvetlerinin etkisizliği…Hocamızın oynattığı sistemde süratli ve adam eksilten kanat oyuncularına ihtiyaç var…Santrfor mevkinde ise şu ana kadar ne İbrahim Alan nede Yakup Ramazan Zorlu ‘ bu forma benim ‘ diyemedi. Özellikle İbrahim Alan’dan beklentimiz büyükken ya sakat ya formsuz…Yakup Ramazan Zorlu’da bu ağır görüntüsü ile şimdilik ümit vermiyor. Bu iki oyuncudan birinin formunu yükselterek santrfor boşluğunu doldurması çok önemli…Zira kaleye sırtı dönük oynamasını bilmeyen,top tutamayan ve son vuruş zafiyeti olan Ahmet Sun’un sol kanatta daha verimli olacağını düşünüyorum. Bu arada hocamız Ahmet Sun’a özel gol vuruşu çalışması yaptırmalı, bu futbolcunun pozisyona girme sıkıntısı yok,son vuruş zafiyeti var… Bütün bu negatif göstergelere defans oyuncularımızın bireysel hataları da eklenince son maçlarda istediğimiz sonuçları alamamıştık. Bu nedenle aldığımız 1 puan ilaç gibi geldi.

BU OYUN YETMEZ

Teknik direktörümüz Mustafa Çapanoğlu eminimki bu oyunun yetmeyeceğinin farkındadır. Umarım güçlü rakip karşısında alınan bir puan bize moral olur ve bundan sonraki maçlarda üzerine koyarak devam ederiz. Bu görüntü ile önümüzdeki maçlarda işimiz yine zor olabilir. Hafta sonu iç sahada rakibimiz, kaliteli oyunculardan kurulu Iğdır FK olacak. Deplasmanda oynadıkları 5 maçın 4 ‘ünü kazanan ve bu maçlarda 7 gol atıp sadece 2 gol yiyen bir takımla karşılaşacağız. İzlediğim maçlarında Iğdır FK nın da tempolu futbol oynayamadığını,pas organizasyonlarında sıkıntıları olduğunu, ancak kaliteli ayakları ile sonuca gittiğini gözlemledim. Bu maçta Düzcespor’da galibiyetin anahtarı, daha hırslı ,tempolu bir oyun ve bireysel hataları minimuma indirmek olacaktır. Iğdır’ın kaliteli futbolcuları daha önceki maçlarda yaptığımız hataları affetmez. Iğdır maçını kazanabilmemiz için taraftarımızın itici gücüne daha çok ihtiyacımız var. Hafta sonu oynayacağımız iyi oyun ve alacağımız galibiyet takımın özgüvenini arttıracak ve sonraki maçlar için büyük moral olacaktır.

SEDAT CENGİZ VE İYİLEŞİRSE İBRAHİM ALAN

Iğdır maçında Sedat Cengiz ve iyileşirse İbrahim Alan’dan artık oyuna ağırlığını koymalarını bekliyoruz. Özellikle Iğdır’da forma şansı bulamayan ve geçen sezon devre arasında bize transfer olan İbrahim Alan’a diyorumki ‘ sakatlığın geçtiyse çık ve eski takımına karşı kendini göster ‘ . Sedat Cengiz’i de bundan sonra kart gören değil, oyunu yönlendiren, asist ve gol üreten bir oyuncu olarak görmek istiyoruz. Herkes kadro yapıyor. Bende Iğdır maçı için bir onbir yapayım ve yazımı öyle bitireyim istedim… Ömer Esenkaya ve İbrahim Alan’ın iyileştiğini düşünerek kadrom şu şekilde…4-2-3-1 sistemine göre Kalede Taha Ayan, geri dörtlümüz Yasin Palaz, Ömer Esenkaya, Şahin Şafakoğlu, Keremcan Akyüz ; defans önündeki ikili Burak Başkaya, Serdarcan Eralp ; sağda Sedat Cengiz, solda Ahmet Sun, santrfor arkası Oğuzhan Aydoğan ve en uçta İbrahim Alan